Eczacıbaşı Dynavit’im milli oyuncusu Hande Baladın, Red Bull sporcusu oldu.
Red Bull’un internet sitesinde yer alan Hande Baladın ile yapılan röportaj sizlerle:
Red Bull Ailesinin Yeni Üyesi ile Tanışın: Hande Baladın
Milli voleybolcu Hande Baladın artık Red Bull sporcusu! Biz de bu vesile ile başarılı sporcuyla kariyeri ve gelecek planları üzerine konuştuk.
Kadın Voleybol Milli Takımı’nın ve Eczacıbaşı Dynavit’in yıldız oyuncularından biri Hande Baladın. Bugüne kadar hem kulüp hem de milli takım kariyerinde sayısız başarıya imza attı. Artık Red Bull ailesinin bir parçası olan Hande Baladın ile kariyeri ve planları üzerine sohbet ettik.
Red Bull, dünyanın her yanından başarılı sporcuları bünyesinde bulunduran büyük bir aile. Bu aileye katılmak senin için ne ifade ediyor?
Hande Baladın: Bu kadar önemli bir markanın bünyesine katılmak benim için çok onur verici. Birlikte çok güzel işlere imza atacağımızı düşünüyorum. İlk günden beri ekibin samimiyeti beni çok etkiledi ve motive etti. Bu tarz işbirliklerinde iki tarafın da aynı değerlere sahip olması önemli bir olgu. Yakaladığımız dinamizmi hem saha içinde hem de saha dışında uzun yıllar sürdürmeyi diliyorum.
Kariyerin boyunca farklı pozisyonlarda oynadın. Pozisyon değişiklikleri oyununu nasıl etkiledi? Potansiyeline ulaşabileceğin pozisyona sen ya da antrenörlerin nasıl karar verdiniz? Karar alma aşamasında neleri öngörmüştünüz?
Hande Baladın: Bir voleybolcunun farklı pozisyonlarda oynamasını bir artı olarak görüyorum. Hem gelişimine hem de teknik bilgisine katkı yapabiliyor. Ben de oynadığım pozisyonların gerektirdiği işleri layıkıyla yerine getirmeye çalışıyorum. Bu noktada antrenörlerimizin rolü büyük. Onlardan aldığımız bilgi ve tecrübe ile kariyerlerimize yön verebiliyoruz.
Milli Takım’da ve kulüp takımında birçok başarıya ulaştın. Ulaşılan her başarının elbette psikolojik bir etkisi olur. Daha fazlasını başarmak için kendini nasıl motive ediyorsun?
Hande Baladın: Öncelikle daha bu yolculuğun başında olduğumu düşünüyorum. Yaptığımız meslek sosyal açıdan bizi fazlasıyla etkiliyor. Bunu da göz önüne alarak mental çalışmalar da yapıyoruz. Kendimi motive etmek için zaman zaman hobilerime de başvuruyorum. Örneğin müzik hayatımın önemli bir parçası. Bana iyi gelen şeyleri hayatımın merkezinde tuttukça kendimi daha çok motive edebiliyorum.
Voleybola başladığın döneme gidelim… İlgini çeken başka sporlar var mıydı yoksa direkt olarak voleybolla mı başladın?
Hande Baladın: Spor hayatıma jimnastikle başladım ve yüzme ile devam ettim. Farklı sporları denemeyi küçük yaşlarda çok seviyordum. Daha sonrasında hem yüzmeyi hem de okul takımında voleybol oynamayı bir arada götürdüm. İkisini bir arada yaparken voleybol daha çok ilgimi çekti ve tek bir branş seçerek voleybola devam etme kararı aldım.
Bir voleybolcunun farklı pozisyonlarda oynamasını bir artı olarak görüyorum.
Voleybolda, mevkii değiştiren oyuncular biliyoruz. Hatta bu şekilde performansını daha da artıran oyuncular da var. Ama sonuçta oyun stilini değiştirmek zorundasın ve bu çok zor. Peki senin, orta oyunculuktan smaçörlüğe geçiş sürecin nasıl oldu? Üstelik Altyapı Milli Takımları’nda en iyi orta oyuncu ödülünü bile kazanmıştın, yeni stile nasıl adapte oldun?
Hande Baladın: Aslında benim için zor bir süreçti. Kulüp takımımda beni smaçör denemek istemişlerdi ama milli takıma orta oyuncu olarak gidiyordum. İkisini de denemek güzeldi fakat adaptasyonum için de bir o kadar zordu. Daha sonrasında smaçör pozisyonunu ortaya göre daha çok sevdim ve karar vermem daha kolaylaştı. İleriye dönük bir proje olarak düşündüğümde de antrenörlerim ve ben kariyerim için smaçör pozisyonunun daha iyi olacağına karar vermiştik.
Genç sporcuların zaman zaman baskıyla mücadele etme konusunda problemleri olabiliyor. Sen de henüz 24 yaşındasın ve birçok başarıya sahipsin. İşin mental yönü de şüphesiz çok önemli. Baskıyla nasıl baş ediyorsun?
Hande Baladın: İşin mental çalışması olmazsa olmaz diyebilirim. Burada ailemin desteği de beni ayakta tutuyor. Her sezon başı kulübümle oluşturduğumuz programlara mental antrenmanlar da ekliyoruz. Aynı zamanda baskı işimizin doğasında var. Bununla başa çıkabilmek ve sahadayken tüm varlığımızla orada olabilmek için motivasyonumuzu her zaman en yukarıda tutuyoruz. Maç yaptıkça, kazanıp kaybettikçe mental olarak da güçlendiğimi hissediyorum.
İzmir, senin için çok özel bir yerdir diye tahmin ediyorum. İzmir’den İstanbul’a gelmek hayatında neleri değiştirdi?
Hande Baladın: İzmir’de büyüdüm ve orayı çok seviyorum. En başta İzmir’den buraya taşınmak benim ve ailem için çok zordu ama buraya gelme amacım o zorluğun üstesinden gelmeme yardımcı oldu. Başta çok zorlandık çünkü burası İzmir’den çok farklıydı, küçük yaşta arkadaşlarımdan ayrılmak beni çok üzmüştü ama voleybolu çok sevdiğim için burada olup kendimi geliştirmek istedim ve belki bir gün hayallerime ulaşabilmem için ilk adım İstanbul’dan geçiyordu.
Kariyerinden söz ederken, “Gelebileceğim en üst noktaya gelmek istiyorum” diyorsun. Neresi bu en üst nokta? Ve şu an sence hangi noktadasın?
Maç yaptıkça, kazanıp kaybettikçe mental olarak da güçlendiğimi hissediyorum.
Biraz sosyal hayattan bahsedelim… Antrenman ve maçlardan artakalan zamanda neler yapmayı seviyorsun? Ne tür müzikler dinlemekten ve ne tarz filmler izlemekten hoşlanırsın?
Hande Baladın: Açıkcası çok fazla zamanımız olmuyor genelde ama dinlenmeyi ve ailemle, arkadaşlarımla zaman geçirmeyi seviyorum. Müzik olarak her tür var ben de, moduma göre değişiyor diyebilirim. Film olarak o an gözüme ne kestirdiysem onu izliyorum.
Türkiye’de kadın voleybolu gerçekten de çok özel bir yerde. Artık özellikle geçmişe oranla, altyapılarda birçok sporcu adayı var. Sıyrılıp senin gibi başarılı bir sporcu olmak isteyenlere ne gibi tavsiyelerin olur?
Hande Baladın: Günümüzde Türkiye’de voleybola olan ilginin arttığını gördükçe yeni nesiller için umutlanıyorum. Bir kız çocuğunun spora atılmasında katkımın olduğunu düşünmek beni gerçekten çok gururlandırıyor. Sporcu olmak isteyen gençlere öncelikle hayallerinin peşinden gitmelerini tavsiye ediyorum. Sonrasında çok çalışmak, vazgeçmemek ve yaptığın işe sarılmak onlara katkı sağlayacaktır.
Eczacıbaşı altyapısından yetişip bugün A Takımının kilit isimlerinden birisin. Biraz da Eczacıbaşı’nın bu serüvenindeki yerini anlatır mısın?
Hande Baladın: Eczacıbaşı, Türkiye’nin en köklü kulüplerinden birisi ve burada olmaktan her sporcu gibi ben de çok mutluyum. Bu aileye 13 yaşında katıldım. Çalıştığım antrenörler, yöneticiler, ekibim ve takım arkadaşlarım bana çok önemli değerler kattı. Kulüp içerisinde gerçekten kendimizi evimizde gibi hissediyoruz. Zaman zaman ailemden daha çok gördüğüm insanlar ile bir aradayım. Bu sayede karşımıza çıkan zorlukları kolayca yenebiliyoruz. Turuncu beyazlı forma ile birçok kupa kaldırdım ve daha nicesini kazanacağıma inanıyorum. Ama buradayken kız çocuklarına ve kadınlara örnek olduğumu bilmek beni daha çok heyecanlandırıyor. Eczacıbaşı’lı olmak bir ayrıcalıktır.
